Benim Penceremden Kış [İptal Edilen Öyküm] [Tek Bölümlük]

EquiliBrium

Elmas Madencisi
Emekli
Mesajlar
885
En iyi cevaplar
1
Beğeniler
1,584
Puanları
2,770
Ruh hali

Konuya geçmeden önce birkaç açıklama yapmak istiyorum. Öncelikle bu öyküyü yönetim ekibinin iptal ettiği gibi bir kanıya varmayınız. Öykü 50 kelimeyi geçince ben iptal edilmesini isteyip yenisini yazmıştım. Onlar da beni kırmayıp kabul etmişti. Ben de bu öykünün boşa gitmemesi için burada sizlere sunup eleştirinizi almak istedim. Sizlere okuyuculara iyi okumalar dilerim.

Benim Penceremden Kış
Sabahın kaçı olduğunu bilemiyordum. Pencereden baktığımda etraf karla kaplanmıştı. Arabalar yolda kalmış olmalı ki insanların hepsi şapkalarını önüne çekmiş ve sık sık adımlarla evlerine ulaşmaya çalışıyorlardı. Yağan kar sanki dünyanın tüm kirlerini örtmüştü .Çocuklar kısa süreliğine bu saflığın tadını çıkarıyor gibiydi. İçimden bu dünyaya umutla bakan çocukların eğlencesinin sonuna kadar sürmesini istiyordum. Ama belki de bu sadece yağan karla mümkündü ve bazı şeyleri değiştiremezdik. Bu sırada sokaktan geçen insanların sayısı çok fazla azaldığını fark etmiştim. Artık hepsi sıcacık evinde kendi küçük dünyalarında oturuyorlardı. Ama bu sokaklar sadece biz insanların değildi. Hayvanlar da bu dünyanın parçası değil miydi? O zaman biz neden bu dünyayı sadece kendi çıkarlarımız için kullanıyorduk? Sanki düşüncelerim labirent gibiydi,bir türlü içinden çıkamıyordum. Bu düşüncelerimi desteklercesine güçsüz ve zayıf bir köpeğin karların arasında yemek aradığını görmüştüm. Kış belki bizler için bir şey ifade etmiyordu ama hayvanlar için yeni bir yaşam mücadelesi başlatıyordu. Köpek sanki biz insanların fark edemediği bir şeyi fark etmiş gibi adımlarını hızlandırmış bir şekilde buradan uzaklaşıyordu. Karşı evin penceresinden küçük bir ailenin kahvaltı yaptığını görmüştüm ve kendi aralarında şakalaşıp eğleniyorlardı. Bense onların bu mutluluk manzarasını izliyordum. Çoğu şeye sahip olmama rağmen hiçbir zaman mutlu olamadığımı fark ettim. Belki de bu kışın soğukluğu benim mutluluğumu engelliyordu . Birkaç tanıdık sima görmek beni mutlu edebilirdi. Bu düşünce ile kahverengi paltomu alıp düşmüştüm yollara. Havanın çok soğuk olduğunu fark etmiştim. Giydiğim palto bile bu soğuğa karşı çaresiz kalıyordu. Eşyalarda biz insanlara çok fazla benzemiyor muydu? Aynı bizler gibi çaresiz kalıyorlardı. Bu sırada insanlar dükkanlarını açmaya başlamış ve işlerine büyük bir azimle sarılıyorlardı. Kar taneleri de sanki onlar için daha yavaş yağıyor ve onlara güzel bir manzara sunuyordu. Aslında ne kadar çok şeye sahip olduğumu şimdi fark edebiliyordum. O sırada kahveye geldim ve bir tabure çekip oturmuştum. Sıcak bir çay istedim ve o çayı beklerken bu manzaranın tadını rahat rahat çıkaracaktım. Kar taneleri sadece o dükkan sahipleri için bir manzara sunmuyor, beni de düşünüyordu. Ama kar taneleri er geç yere düşüp eriyorlardı. Sanki onlar eridikçe benim de içimde bir şeyler eriyordu. Küçük bir çocuk, sanki düşüncelerimi fark etmiş gibi sırf o kar tanelerinin erimemesi için ellerini açmış ve kar tanelerini minicik parmaklarıyla tutuyordu. Bu küçük çocuk , biz bu insanların içini soğutan ve sevmediğimiz kışa bir kucak açmış gibiydi. Şimdiyse kara yatıp yuvarlanmaya başlamıştı ve karı oyun arkadaşı edinmişti. Bu görüntü beni tebessüm ettirmeye yetmişti bile. Küçük çocuk, bundan sıkılmış olmalı ki yerden kalkıp minicik elleriyle kartopunu avuçluyor ve üstünden aşağı atıyordu. Gerçekten bu çocuk dünyanın kirinden uzak bir şekilde kışın güzel yanlarını bulmuştu. Çocuk bir kadının sesini duyunca arkasına baktı ve karda yalpalaya yalpalaya ona doğru koştu. Çocuk, artık gözlerden uzaklaşmıştı ve ben de düşüncelerime dalmıştım tekrardan. Kendime geldiğimde çayımın çoktan soğuduğunu fark etmiştim. Çayımı orada bırakıp karın altında yürümeye başladım. Artık sokaklarda yalnız başımda yürümüyor yanımda çoğu insanda işlerine gitmek için tekrardan o küçük dünyalarından çıkmışlardı. Hiç kimse birbirinin farkında olmadan karlı yollarda yürümeye devam ediyorlardı. Kış sanki tüm o gürültüyü silip süpürmüştü. İnsanlar bu sessizliğin farkında değillerdi ve olmayacaklardı da. Ya da kar tanelerinin bizlere sunduğu o güzel görüntüyü de göremeyeceklerdi. Aslında hepsi ne kadar çok şey kaçırıyordu ama hiçbiri farkında değildi. Sokağın ortasında hepsinin gözlerini açmak istedim. Lakin bunun bir işe yaramayacağını biliyordum. Artık kalpleri taş kesilmiş bu insanlara kışın güzelliğini anlatmak ne fayda verecekti ki? Bu düşüncelerle yolda yürümeye devam ediyordum. İnsanların çoğu beni fark etmeyip bana çarpıyorlardı. Beni tebessüm ettiren çocuklarsa, karın erimesiyle derin bir sessizliğe gömülmüşlerdi. Nasıl geçip gittiğini anlayamadığım bir kış mevsimi daha bana el sallıyordu.


 


Son düzenleme:

Adrastos

Statsanwalt
Emekli
.
Mesajlar
394
En iyi cevaplar
11
Beğeniler
918
Puanları
960
Ruh hali
Benim'de metnim geçersiz oldu, yoksa dereceye girecektim. Ama sağlık olsun...
 

EquiliBrium

Elmas Madencisi
Emekli
Mesajlar
885
En iyi cevaplar
1
Beğeniler
1,584
Puanları
2,770
Ruh hali

Adrastos

Statsanwalt
Emekli
.
Mesajlar
394
En iyi cevaplar
11
Beğeniler
918
Puanları
960
Ruh hali
Ben iptal olacağını bilmiyordum, görsel eklemek yasakmış. Ben reklam kısmını engellemek için resim koymuştum ondan iptal oldu büyük ihtimal benim. Ama neyse, sağlık olsun yapacak bir şey yok bir daha'ki etkinlikte daha dikkatli olacağım. :)
 

ruzovolta

YASAKLANDI
Mesajlar
58
En iyi cevaplar
0
Beğeniler
95
Puanları
170
Ben tuz sevmem , 37

Bu profil mesajın olabilir :)

Güzel hikaye emek var.
 

Üst