1-Minecraft
2-InFamous Serisi
3-Little Big Planet
(İlk 3 oyunu yazabilirim sadece...)
Konu hortlamışken bu İĞRENÇ listeyi daha olgunlaşmış (tam değil) bir birey olarak güncellemek istiyorum. İlk 5 kafamda oturmuş halde, ama diğer 5'liyi birkaç dakika oturup düşünmem gerekti.
1- Overwatch (1): Peak online shooter, sorunları olmakla beraber doğru yaptığı şeyleri o kadar iyi yapıyordu ki... Overwatch 2 denilen rezaletten sonra her gün onu anıyorum...
2- Mass Effect LE: "Ama tek bir oyun değil, koleksiyon!", ama böylesi daha kolay geliyor bana. İlla bir tanesini seçecek olursam 2'yi seçerim ancak hepsi çok iyi oyunlar ve yaklaşık aynı seviyedeler benim için (3'ün sonu hariç). Hepsinin kendi güçlü ve güçsüz yönleri var.
3- Persona 5: Peak JRPG, oynadığım dönem depresif bir liseli olduğum için bu kadar etkilemiş olabilir ama iyi etkilenmiştim. Tür ile çok içli dışlı olmadığım için çok karşılaştırma yapamam ancak genel bir değerlendirme yaparsam her şeyi ile başyapıt.
4- inFAMOUS 2: Bu oyunu ara sıra düşündüğümde "acaba çocukken oynadığım için mi bu kadar seviyorum" falan diyorum, sonra bir şekilde oyunu tekrar oynamaya başlıyorum ve her şey oturuyor. Yok, bu oyun gerçekten çok çok iyi bir oyun. Sucker Punch'ın zirve noktası ve muhtemelen cilalı AC yapmaktan dolayı ulaşamayacağı bir nokta. Yaşını bazı noktalarda gösteriyor (özellikle kontrolcü şeması pek iyi değil günümüz oyunlarıyla karşılaştırınca), ancak bir şekilde oynamanızı öneririm. Keşke Sony bu kadar saf olmasa da şu oyunlara remaster/remake yapsa.
5- Sleeping Dogs: SD iyi bir GTA (belki birazcık da Yakuza) klonu. Her şeyi çok iyi seviyede yapmıyor ancak yaptığı şeyler toplanınca oynaması çok keyifli, çok akıcı bir oyun ortaya çıkıyor. Square Enix'in aç gözlülüğü ve artık komik bile olmayan derecedeki kötü yönetiminin kurbanı olan batı IP'lerinin arasında SD maalesef.
6- Animal Crossing New Horizons: Ülkede Nintendo ürünlerine erişmenin zorluğundan dolayı bunca zamandır Nintendo oyunlarına uzaktan bakmakla kalıyordum, 2 ay önce rastgele bir karar verip Switch Lite almaya karar verdim ve yaptığım en iyi satın alımlardan biri olabilir. Bu sayede çıkışından beri iç çekerek bakabildiğim ACNH'ı oynayabilme şansı yakalayabildim ve aşık oldum.
Bu listedeki başka oyunlar gibi duygusal olarak beni derinden etkileyen, düşündüren bir oyun değil. Ama deli gibi eğlenceli. Her gün adama girip, tarlamı ekip biçip, köylülerimle az sohbet edip, elimdekileri satıp Tom Nook'a olan sonsuz borcumu öderken aynı anda adamı istediğim gibi şekillendirmek için elime geçen her eşyayı bir yerlere yerleştirmek çok eğlenceli.
Çıkışındaki çoğu şeyin eksik olduğu sürümünü oynasam muhtemelen bu kadar olumlu olamazdım, ya da olurdum çünkü herkesin eve kapandığı covid döneminde çıkan sonsuz video, dizi, film havuzunu temizlerken adamı düzenlemek yine çok eğlenceli olurdu. ACNH çoğu kişi tarafından serinin en zayıf kabul edilen oyunu, eğer bu oyun en zayıfıysa diğer oyunları, özellikle New Leaf'i oynamam zorunluluk oldu! En kısa zamanda 2. el 3DS bulmak lazım...
7- Wolfenstein 2 The New Colossus: FPS oyunlarının sadece multiplayer olarak çıktığı veya singleplayer olanların sadece indie geliştiriciler tarafından basıldığı modern oyun dünyasında (Evet bu oyunun neredeyse 7 yıllık olduğunu, PS4 neslinin last gen olduğunu biliyorum, çok hızlı yaşlanıyorum evet lütfen üstüme gelmeyin) Bethesda'nın bu tür oyunlara onay vermesi kendileriyle ilgili en çok takdir ettiğim şey. Wolfenstein 2 ise Bethesda singleplayer FPS'lerinin -bence- en iyisi. Oynanışı falan çok iyi zaten, ancak bu oyunun bu kadar iyi olmasının sebebi hikayesi ve karakterleri. Aksiyon, komedi, drama vb. her şeyi en iyi şekilde kullanarak yazılmış şahane bir hikaye. Bölüm tasarımlarının bazı bölümlerde sapıtması sayabileceğim en büyük eksisi olabilir, ama bunun dışında neredeyse her şeyi çok iyi yapan bir oyun.
8- Marvel's Spider-Man: Bu oyuna cilalı Ubisoft oyunu diyebilirsiniz, bu oyuna Batman Arkham'ların klonu diyebilirsiniz... Çok haksızsınız diyemem, Spider-Man gerçekten Ubisoft açık dünya elementleri ile dolu Arkham serisinden özenmiş bir oyun. Ancak oynanışı ve ana hikayenin sunumu o kadar iyi ki tüm bu sorunları ve oyunun kendi eksik yönlerini tamamen görmezden geldirtecek kadar iyi. Oynanış o kadar akıcı, o kadar tatlı ki... 2. oyunu bir PS5 sahibi olmadığım için (ve her oyun PC'ye de gelmeye devam ederse almama hiç gerek kalmayacak gibi) bir yorum yapamıyorum ancak aynı şeyin laciverti gibi görünüyor ve bende bu oyun kadar etki yaratamayacağı belli gibi...
9- Borderlands 3: Bu oyunun bu kadar ağır şekilde eleştirilmesi oyun dünyası ile ilgili en az anlayabildiğim olaylardan... ayrıca bu kadar eleştiriden sonra peynir ekmek gibi satması. Borderlands serisini sevmekle beraber hep çoğunluğa göre hep ters fikirlerim oluyor. Borderlands 2 herkesin favorisi iken benim inanılmaz derece sıkıldığım bir oyun ve benim için Overrated kelimesinin sözlük karşılıklarından birisi. TPS çoğu kişi tarafından sevilmezken benim seride en sevdiğim oyunlardan. 3'de de durum TPS ile aynı gibi.
Herkesin dediği gibi hikayenin ve karakterlerin korkunç derecede kötü olduğuna ben de katılıyorum, ancak bazılarının dediği gibi tüm oyunu çöpe atmaya sebep olacak seviyede bir durum yok. Borderlands 3'ün oynanışı o kadar iyi ki, yapılmış en iyi FPS oyunlarından birisi diyebilirim. Vuruş hissi inanılmaz tatmin edici ve silah çeşitliliği dudak uçuklatıcı seviyede. Alacağınız yeni bir silahın çoğu zaman taptaze bir oynanış sunacağının rahatlığı ile oynuyorsunuz. Eleştirisel anlamda underrated bir oyun, ancak finansal anlamda... 2K ve Gearbox'ın karşılığını fazlaca aldığı açık.
10- Midnight Suns: Buraya ne koysam bilemedim açıkçası, birkaç oyun arasında gidip geldikten en sonra bunda karar kıldım. Gerçekten en sevdiğim 10 oyun arasında olabilir mi? Hayır. Ancak bu karar kılamadığım bir sırayı en azından son yılların en underrated kalmış blockbuster isimlerinden birine ayırayım dedim. GoW, DOOM Eternal, Halo 2 vb koysam fazla klasik olacak gibi geldi.
Midnight Suns, Marvel evreninde geçen Firaxis'in uzmanlığı olan stratejinin ve Persona tarzı sosyal yaşam simülasyonu. Strateji tarafı eğlenceli ancak uzun saatler oynadıktan sonra bir noktadan sonra sürekli tekrara girdiğimi hissettim. Özellikle DLC'lerle beraber sık sık yeni karakterler açıyordum ancak oyunun oynanış süresine göre yeterince taze kalabildiğini düşünmüyorum. Ancak bu sıkıntısı dışında çok eğlenceli bir oynanış söz konusu, karakterlerin kartlarını ve çevreyi en iyi şekilde kullanıp koca düşman ordularını art arda biçmek kesinlikle çok çok eğlenceli ve bunları çoğumuzun bildiği etti Marvel kadrosu ile yapmak daha da eğlenceli.
Oyunun diğer kısmı Abbey denilen topraklarımızda geçiyor. Savaşmadığımız kısımlarda Midnight Suns ekibi burada takılıyor ve baş karakter Hunter olarak bu alanı keşfedebiliyor ve ikonik Marvel karakterleri ile takılabiliyorsunuz. Keşif tarafını ben çok sevdim, sınırlı bir alandan başlayarak Abbey topraklarını yeni güçler kazanarak keşfediyorsunuz ve hem ana hikayeyi ilgilendiren hem de yan içeriklerle ilgili tonla parça ve karakterler için değişik değişik tonla kozmetik eşya topluyorsunuz. Bu kısımla ilgili insanlardan çok olumlu şeyler duymadım ancak kendiniz deneyip görün demekten başka bir şey diyemiyorum. Sosyalleşme tarafı hem karakterlerinizin gelişimi için önemli hem de takım arkadaşlarınızı tanımanız için. Bunun iyi çalışabilmesi için yazımın da iyi olması lazım ve... yani hiç fena değil. MCUlaştırma maalesef burada da mevcut ancak genel olarak keyifli bir yazım var. Elbette herkes eşit şekilde yazılmış değil. Blade ve Magik ile sohbet etmek çok keyifliyken, Tony Stark ve Nico ile konuşurken yazım kalitesinin düşüşü gözle görülebiliyor. Aslında sıkıntı iyi ya da kötü bir yazım olması değil, kalitenin aşağı yukarı oynaması.
Görsellik savaş kısımlarında güzel görünürken, Abbey'de -özellikle karakter modellerinde- gözle görülebilir bir düşüş yaşanıyor. Teknik olarak uzun süredir süren sorunları var ve düzeltilecek gibi görünmüyor maalesef. Eksiklerinden de bahsettiğim göre inceleme boyutuna ulaşan bu kısma artık noktayı koyayım. Midnight Suns maalesef çeşitli sebeplerden dolayı gözden kaçmış ve muhtemelen hiçbir zaman devamı gelmeyecek bir oyun. Doğru yapması gereken her şeyi doğru yapıp, bu kadar büyük IP'leri kullanıp, gerçekten çok iyi olan bir oyunun başarısız olmasını görmek çok üzücü. Lütfen bir şekilde bu oyuna şans verin, Ocak 2024 Humble Choice kataloğunda veriliyor şu an eğer paranız varsa o paketi alıp bu oyunu kütüphanenize katıp bir deneyin.
Niye bu kadar uzun yazdım bilmiyorum üzgünüm. Senemin uzamasına sebep olacak bir dersin bütüne çalışmak yerine yazdığım bu yazıyı bir sebepten dolayı başından sonuna kadar okuduysanız... teşekkür ederim <3 iyiforumlar
Edit: başka kimse yapmadan