- Mesajlar
- 1,286
- En iyi cevaplar
- 61
- Beğeniler
- 2,129
- Puanları
- 5,790
"Kahvuyku" bu kelime geçtiğimiz 1-2 gün için bulundu. Aslında bulunmadı. Türetildi.
Kahvuyku nedir? Eminim hepinizde olmuştur. Günün tam ortasında birden gelen uyku hissiyatı. Bu yoğun uyku isteği yüzünden okuldayken 2-3 ders kafamı kaldıramadığımı hatırlıyorum. Hatta geçtiğimiz günlerde bile oldu. Kahvuyku dediğimiz olay ise gün içerisinde olan bu uyku dalgasını, gelen ağırlık hissini en aza indirgemek. Hemde bilimsel olarak kanıtlanmış bir yöntem ile. Bu yöntemin bir farklı halini aslında duymuş olmanız muhtemel. Fakat bu yöntemi kahve ile yaptığınızda olacak olan şeyi duymuş olacağınızı pek sanmıyorum.
Bebekler ve küçük çocukların vazgeçilmezi olan öğle uykusu, öğle şekerlemesinin aslında bu uyku dalgalarını önlediğini biliyor musunuz? Aslında basit bir mantıkla "uykusunu iyi alanın uykusu gelmez" diyebilirsiniz. Bebekler ve küçük çocuklar için normal olarak gerekli olsa bile genç ve yetişkinlerde bu öğle uykusu gün içinde daha zinde kalmayı sağlıyor.
Şimdi gelelim kahvuyku nasıl yapılır? Kahvenin uyku açtığını hepimiz biliyoruz. Bu yüzdende bir çoğumuzun vazgeçilmezi sabah kahvesi. İşe giderken, uyanınca, kahvaltının yanında kısacası birçok noktada yardımcımız kahve. Kahvaltının yanında her ne kadar çay tüketimimiz daha fazla olsa bile kahvenin güne zinde başlamaya yardımcı olması çay yerine kendisini tercih ettirmiyor değil. Peki ya sabah bize güç veren kahve ile öğle arası güç veren öğle uykusunu nasıl birleştireceğiz? Birleştireceğiz derken sabah kahvesini ortadan kaldırmıyoruz. Sadece öğle arası yapacağımız uyku dopingini daha da güçlendiriyoruz. Öncelikle yaptığımız kahveyi bekletmeden, keyiflendirmeden hızlıca içeceğiz. Peşine 20-25 dakikalık bir uyku molası vereceğiz. Basit bir şekilde anlatmak gerekirse bu öğle saatlerinde gelen ağırlığın sebebi vücudumuzda salgılanan "adenosin". Bu madde nöronlarımızda bulunan reseptörlere bağlanıyor. Ardından beynimizin enerjisini bir nevi vakumluyor. Uykunun 20 dakika civarlarında olmasının temel nedeni ise bu adenosinin bağlanmasını engellerken nöronlarda bulunan reseptörlere kafeinin bağlanmasını sağlamak. Unutmadan, eğer derin uykuya geçerseniz bu yapacağımız doping tam tersi etki gösterecektir. Yani kat kat daha yorgun olacaksınız. Bu durumda 2 saatlik ihtiyaç uykunuzu tamamlamanızı şiddetle tavsiye ederim. Bu uzun mola, uyku düzeninizi bozabileceği için her kahvuyku yaptığınızda alarm kurmanızı tavsiye ederim.
Akabinde adenosin sayesinde gidecek olan bu enerji yüzünden doğal olarak üzerimize bir ağırlık biniyor. Bu adenosin maddesi ile kahvede bol bulunan kafein birbirine çok benziyor. Fakat işlevsel olarak değil. Bağlandıkları reseptörlere uyumluluk olarak birbirlerine benziyorlar. Eğer adenosin nöronlarda bulunan reseptörlere bağlanıp enerjimizi vakumladan önce o reseptörlere kafeini bağlayabilirsek enerjimiz birden bire boşa yada bilinmezliğe gitmek yerine bize kalır. Kafein enerji tüketmez mi diye soracak olabilirsiniz. Kafein adenosinin etkisini engelleyeceği için enerjimiz bize kalacak. Buda gün içerisinde gelen ağırlığın yok olması demek.
Uzun bir yazı oldu. Kahvuykuyu en basit böyle anlatabiliriz. Tabii benim anlatış tarzım bunu ortaya çıkarıyor. Birde tüm bu konuyu daha güzel bir şekilde dinlemek isterseniz tam altta bizzat Barış Özcan'ın kendisinden dinleyip öğrenebilirsiniz.